Haberleşme ve iletişim, insanoğlunun ilk gününden itibaren en önemli temel ihtiyaçlarından bir tanesidir. İnsanoğlu tarihte gelişmeye ve ilerlemeye başladıkça elindeki bilgi birikimini iletişim ve haberleşme ihtiyacını karşılamak için de kullanmıştır. Bu konuşma dili öncesinde şifreli vuruşlar ile kullanılan “Tamtam” , mağara resimleri, dumanla haberleşme, posta güvercinleri, ulak, mektup ve günümüzdeki akıllı cihazlar şeklinde devam etmektedir. Geçmişten günümüze her dönemde bilimin, teknolojinin ve sosyal hayatın değişimiyle birlikte haberleşme ve iletişim “kablosuz(mobil) iletişime” evrilmiş ve neredeyse tüm toplumların hayatının bir parçası haline gelmiştir. Mobil iletişimin bugünkü seviyesine gelmesini 1G(1.Nesil Mobil Teknoloji Sistemleri), 2G(2.Nesil Mobil Teknoloji Sistemleri), 3G(3.Nesil Mobil Teknoloji Sistemleri), 4G(4.Nesil Mobil Teknoloji Sistemleri) ve 5G(5.Nesil Mobil Teknoloji Sistemleri) teknolojileri sağlamıştır. Her bir nesil kendinden önceki neslin özelliklerini de barındırarak kendi yenilik ve çözümleriyle gelmiştir. Tarihteki ilk mobil telefon Dyna Tech 8000X, 1970’lerde Dr.Martin Cooper tarafında geliştirilmiş ve Motorola tarafında üretilmiştir. Dyna Tech 8000X, o tarihte çok büyük bir yenilik ve çığır açmasına rağmen fiyatı ve ağırlığı kullanımı açısından çok da tercih edilebilir ve ulaşılması kolay bir ürün değildi.( Fiyat Ortalama: $3.995, Ağırlık: 907 gr. ) 1980’li yılların başlarında analog standartlara dayalı 1.Nesil Mobil Teknoloji Sistemleri olarak adlandırdığımız 1G başladı. 1G sadece ses hizmeti sağlanabiliyordu. Artan kullanıcı sayısı, servis ihtiyacı ve sayısal haberleşme standartlarının da kullanımıyla birlikte 1990’lı yıllarda 2.Nesil Mobil Teknoloji Sistemleri (2G) ortaya çıktı. 2G, 1G’nin özellikleri ile birlikte SMS ve veri iletimi özelliklerini getirdi. Ayrıca ses iletimi sırasında veri şifreleme özelliği de 2G ile geldi. EDGE veri hizmetinin gelmesiyle 2G yerini 3G ye 1998 yılında bıraktı ve 3G ortaya çıktı. 3G de yayın frekansı daha yukarı çekildi ve kalite arttı.3G kullanıcıların yüksek hızlarda veri kullanarak haberleşmesini sağladı. Görüntülü konuşma, Gezgin TV, Konum bazlı hizmetler, Yüksek hızlarda İnternet erişimi 3G nin getirdiği başlıca özelliklerdir. 3G ilk kez Japonya’da kullanılmaya başlandı ardından 2003 yılında Avrupa’ya geldi. Fakat 3G nin en büyük problemi internette gezinirken kullanım hızının düşmesiydi. Bu problem de 4G nin çıkmasına zenim hazırladı. 2009 yılından itibaren 4G sistemler ortaya çıktı ve kullanılmaya başlandı.3G nin kapsama alanı ve veri hızı düşümü sorununu 4G çözdü. 4G, IP altyapısına geçti, yüksek hızda veri haberleşmesini düşük maliyetlerde ve düşük gecikme sürelerinde kullanılmasına olanak sağladı. Yüksek hızda videolar, TV ler, video konferans, 3D televizyon ve bulut sistemleri 4G nin getirdiği yeniliklerindendir. 2020 yılından itibaren hayatımıza girmesi öngörülen 5G sistemleri üzerine uluslararası pek çok teknoloji şirketi çalışmalarına devam etmektedir. Gelişmiş mobil geniş bant, ultra güvenilir ve düşük gecikmeli iletişim, çok fazla miktarda cihaz tipi iletişimi 5G nin getirmesi planlanan özelliklerden birkaçıdır. Haberleşme teknolojilerinin bu denli gelişmesi ile birlikte akıllı şehirler, yapay zeka, akıllı cihazlar ve daha pek çok kavramın gelişmesine ve kullanılabilirliğine büyük katkı sağlamaktadır. Kaynakça: [1]: Aktül Kavas, GEZGİN HABERLEŞMENİN EVRİMİ, Yıldız Teknik Üniversitesi 2016 [2]: Munip GEYLANİ , Musa ÇIBUK , Hanefi ÇINAR , Fikri AĞGÜN, (EVOLUTION OF THE CELLULAR COMMUNICATION TECHNOLOGY FROM PAST TO PRESENT, 2016 [3]: teknotel.com/blog/nedir-bu-glerin-sirri/
Ebru EVCİN